Hikayemiz

Bazı hikâyeler bir fikirle değil, bir ihtiyaçla başlar…
Luxury Skincare’in doğuşu da tam olarak böyleydi.

Kurucumuz, uzun yıllar boyunca cilt hassasiyetleriyle mücadele etmiş, piyasada sunulan sayısız ürün arasında gerçekten güvenebileceği bir çözüm bulmakta zorlanmıştı. Etkili olduğu söylenen her yeni ürün, ciltte daha fazla yıpranmaya, kızarıklığa, alerjiye yol açarken; kimyasal içerikler arasında kaybolmuş güzellik anlayışı, doğallıktan her geçen gün uzaklaşıyordu.

İşte o noktada bir karar alındı.
“Cilt bakımında lüks, yalnızca pahalı ambalajlarda değil; içeriğinde ne olduğunda, doğaya ne kadar saygılı olduğunda, kullanıcıya ne kadar dürüst olduğunda saklıdır.”
Bu anlayışla, bilimsel bilgiyle doğanın iyileştirici gücü bir araya getirildi. Luxury Skincare, doğadan gelen özleri modern laboratuvarlarda analiz ederek, dermatologların da güvenle önereceği, etkili ve temiz içerikli bir bakım markası olarak doğdu.

Markamızın her ürünü, yalnızca cildi güzelleştirmek için değil; cilde iyi gelen her şeyin ruha da iyi geldiğine inanılarak üretildi.
Kullanıcılarımızın aynaya baktıklarında sadece parlak bir ten değil, özgüvenle parlayan bir benlik görebilmeleri hedeflendi.

Luxury Skincare, ilk adımını butik bir üretimle attı. Ancak arkasındaki değerler; şeffaflık, sadelik, doğallık ve güven olduğu için kısa sürede büyük bir ilgiyle karşılaştı. Kullananlar sadece bir krem, bir serum ya da bir tonik değil; kendilerine duydukları değeri yeniden keşfettiklerini fark etti.

Bugün ürünlerimiz, yalnızca online platformlarda değil, Türkiye’nin seçkin güzellik merkezlerinde, uzman ellerle buluşarak ciltlere dokunmaya devam ediyor.
Sürdürülebilir ambalajlarımız, hayvanlar üzerinde test edilmeyen formüllerimiz ve her bir içerikte gösterdiğimiz titizlikle, sadece bugünün değil yarının dünyasına da katkı sağlıyoruz.

Luxury Skincare bir marka değil, bir yolculuktur.
Doğaya, kendine ve güzelliğe inanma yolculuğu…
Ve bu yolculukta, her kadının içindeki ışıltıyı ortaya çıkarmak için buradayız.